Reklam
Toplumsal, Kültürel ve Tarihi Bağlamda Japon Eğitim Sistemi PDF Yazdır e-Posta

Arzu Yücel tarafından yazıldı.   
Pazar, 23 Eylül 2018 00:00

22 Eylül 2018 cumartesi günü EÇEV'in Eğitim Buluşmaları kapsamında bu yıl ikincisini düzenlediği zirvenin kapanışında Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi öğretim üyesi Doç.Dr Tolga Özşen hocamız ve Derneğimiz gönüllülerinden Haruka Suemori'nin değerli emekleri ile  “Toplumsal, Kültürel ve Tarihi Bağlamda Japon Eğitim Sistemi” başlıklı bir konferans gerçekleştirildi. EÇEV bu seminer için derneğimizle iletişime geçerek katkımızı istemişti ve böylece İzmir’in iki güzel topluluğu arasında önümüzdeki dönemde de sürmesini istediğimiz bir işbirliği süreci başladı, kendilerine teşekkür ederiz.

 

 

Bu etkinliğe katılamayanlar için, konferansta "--"satır başlıkları ile not aldıklarımı  aktarmadan geçmek istemedim.  Ancak öncelikle Tolga hocamıza cumartesi gününü bizlere ayırdığı için, deneyimleri eğitim gönüllüleri ve Japon kültürüne ilgi duyan bizlerle paylaştığı için içtenlikle teşekkür ediyoruz. 

Tolga hoca, akademisyen olmanın getirisi ile konuyu eğitim sisteminin detaylarına getirmeden önce titizlikle ile Japonya’nın demografik yapısı ile ilgili temel bilgiler verdi, sunumunda kullandığı grafikleri görmeliydiniz.

 

Tolga hoca, akademisyenliğin titizliği ile konuyu eğitim sisteminin detaylarına getirmeden önce  Japonya’nın demografik yapısı ile ilgili temel bilgilere yer verdi, sunumunda kullandığı grafikleri görmeliydiniz, çarpıcı bilgi ile hazırlanmış. 

--Edo döneminde 28 milyon civarında olan Japon nüfusu 2000 yılına gelindiğinde 120 milyona çıkmıştı. Ve 1870 lerde neredeyse %80’i kırsalda yaşayan Japonlar, nüfusu artarken tercihini tamamen kentten yana kullanıyordu.

Değişim bitmedi, günümüzde bu sefer tersine dönen düşük doğum oranı oldu.Bu 2050 li yıllarda Japon nüfusunun hızla düşeceği  anlamına geldiği gibi, gençlerin çalışarak daha çok sayıda yaşlıya bakacağı gerçeğini de şimdiden gösteriyor. Hali ile bu değişim bulunduğunuz dönem içerisinde genç/çocuk ve yaşlı ile ilgili olan tüm beklenti ve algıları da değiştiriyor. Bugün köyde azalan nüfus nedeni ile taşımalı eğitim çözümleri ve talep olmayan köy okullarından ne şekilde faydalanılacağı konusu da dikkat çekiciydi.

 

 

 

Yine şahane bir grafikte 1995 yılına kadar meslek okulunu ( 2 yıllık) tercih eden kız öğrencilerin üniversite eğitimine nasıl kaydığını görüyoruz. Toplumun özellikleri değişirken kadının rolünün değişmesi de mutlaka söz konusu olacaktır.

 

Japonya’da 6+3+3 olarak ilk-orta ve lise eğitimi veriliyor. Okullar Japonya’daki idari yapı göz önüne alındığında (seçimle gelen valililik)  devlet okulu, belediye(özel idare) okulları ve özel okullar olarak isimlendiriliyor. Haftalık ders programlarında - ki yine bu konuda doyurucu tablolar gösterdi hocamız- ilkokulda yıllık 850 saatten, lisede 1015 saate kadar ders içeriği var. İzleyicilerin en çok merak ettiği ders Ahlak Bilgisi dersi oldu. Din dersi olmadan bir ahlak bilgisi dersinde ne işlenecektir? Bu sorunun cevabını da Haruka Suemori verdi. Yaşınıza uygun masal, hikaye, kitap okursunuz, orada karakterlerin sergiledikleri tutumlar üzerine düşünür sınıfta bir rapor yazar ve bu -raporu sunarsınız. Böylece bir değerler eğitimi almış ,” kendinizden” yana seçiminizi yapmış olursunuz.

 

Tolga hocanın da sık sık belirttiği gibi Japonya’yı anlamaya çalışırken Batının algoritması ile düşünmeyeceğiz. Çünki Japonlar ezelinden beri aktarageldikleri “kültürel DNA” yapısını bozmamakta kararlıdır. Doğudan ya batıdan yeni her ne almışlarsada kendi değerlerine uygun dönüşümü sağlayarak adalarına adapte etmekteler.  Bu kültürel DNA’nın 3 ayağını şöyle çizdi hocamız; bilgiye-tecrübeye dayalı hüner, zengin insani duygular ve sağlıklı beden. Eğitim sisteminin de Budo da olduğu gibi bu üçünün üzerine kurulu olduğunu vurguladı.

 

Japonya’da Bilim, Eğitim, Kültür ve Sanayi Bakanlığınca ( bakanlığın ismine dikkatimizi çekerek) şimdi uygulanan eğitim sistemi (2008 den beri ) Post Yutori denilen hocamızın tabiri ile bilgi yüklemesinin esnetildiği, “balık tutmanın öğretildiği” bir sistem.

 

Öğretmenlerin çalışma saati onbuçuk saat olabilirken, okulda kulüp faaliyetleri öğrenci için önemli bir kimlik, öğretmenlerde bu kulüp faaliyetlerinde yeralıyorlar. Spor, müzik gibi kulüplerde öğrenci günde 2-2:30 saatini geçirebildiği gibi, kulübü olmayanları dışlamamak adına da bir kulüp kurulmuş: “eve dönenler kulübü”. Ne kadar da naif bir düşünce. Böylece eve dönenlerde bir gruba sahiplendirilmiş. İşte Japonlardaki grup bilinci.

 

Şimdi, Japonya’da Toplum Beş Sıfır kavramını konuşma zamanı . Teknolojik gücü yönetecek doğru toplum. Bu tabiri de Tolga hocamızdan duyup anladık Tolga hocanın son söz olarak eğitim sistemlerimizdeki temel fark olarak altını çizdiği Japonya’daki okullardaki kulüp faaliyetlerinin kazanımları üzerine sizlerin de düşünmesini isterim.

 

Tolga hocam elbette 2 saate sığmayacak bir konu olan Japon Eğitim Sistemi üzerinde umarız önümüzdeki dönemde yine bir araya gelerek Japon toplumu, kültürü ve aydınlanma süreçleri konusunda bilgilenme sürecimize devam ederiz, sizi daha sık dinlemek isteriz. EÇEV’e, Başkanı Yasemin Reşitoğlu’na ve genel sekreteri Şule Keskiner’e böyle bir konferansın organizasyonunda JİKAD’a yer sağladığı için içtenlikle teşekkür ederiz. Faydalı olması dileklerimizle.

Arzu YÜCEL

JİKAD Derneği Başkanı

 

  

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Son Güncelleme: Salı, 25 Eylül 2018 19:01
 




Arama

Üye Girişi



Etkinlik Takvimi (Events)

Last month April 2024 Next month
S M T W T F S
week 14 1 2 3 4 5 6
week 15 7 8 9 10 11 12 13
week 16 14 15 16 17 18 19 20
week 17 21 22 23 24 25 26 27
week 18 28 29 30

Galeri

Anketler