Daima 3.Caddede Günbatımı.Always Sanchōme no Yūhi .ALWAYS 三丁目の夕日
24 Nisan 2013 günü izleyeceğimiz filme gelmeden önce izleyenlere anımsatıcı olması için, izlemeyenlere ise çok içeriğe girmeden karakterler ve geçmişe dönük konu hakkında bilgi sahibi olması için kısa bir yazı hazırladık.
Film gösterimi saat 18:45'de başlayacaktır. Serinin ilk iki filmi için küçük bir özet ise 18:30- 18:45 arası sizlere sunacağız.
Serinin ilk filmi 2005 yılı yapımıdır, biz bu filmi İzmir'de ilk olarak 2009 yılında, İstanbul Japonya Başkonsolosluğunun düzenlediği Film Festivalinde izlemiştik. Daha sonra kendi aramızda yaptığımız film gösterimlerinde de izledik.
2010 yılındaki film festivalinde ise serinin 2007 yılı yapımı 2. filmini izlemiştik.
2012 yılında Japonyada gösterime giren 3. film henüz izlemedik. Bu film 1964 yılında geçiyor; Tokyo Olimpiyatlarını açılış günü 10 Ekim 'in önceki ve sonraki günlerinde.
Serinin ilk filmi Japonya'da 2005 yılında gösterime girdi ve 1958 yılında geçiyor.
Norifumi Suzuki, "Suzuki Oto" nun sahibi. Filmde karakterlerin "Shachō" diye seslendiği Suzuki Beye Türkçe çeviride ilk iki filmde Bay Başkan olarak hitap edilmişti. Bay Başkan çok sevdiği ve büyüyüp tanınır bir firma olacağına inandığı küçük tamirhanesinde hanımı Tomoe ve oğlu İppei ile yaşıyor.
Filmin ilk sahnelerinde Tamirhanede kendine yardımcı arayan Başkanın gazeteye verdiği ilan için Aomori'de yaşayan liseli bir genç kız Tokyo'ya gelmektedir. Hayalinde ise Tokyo'da bir büroda, güzel kıyafetler için de çalışmak vardır. Mutsuko Hoshino.
Roku ismi ile çağrılan Mutsuko, işin içeriğini öğrendiğinde, Bay Başkan'ın nasıl sinirlendiğini ilk kez görecek ve biraz şok olacaksınız. Ancak olaylar öylesine tatlı şekilde gelişir ki Roku tamir işinde hızlı ilerler,işini ve Tokyo'daki hayatını sever,hatta Suzuki ailesinin kızları gibi olur. Öyleki Suzuki ailesinin yılbaşı için kendisine hediye ettikleri tren bileti ile, Aomori'deki ailesinin yanına gitmek bile istemez.
Başkan'ın hanımının Roku, Roku'nun annesi ve Başkan ile ilişkileri nasıl dengede tuttuğunu hayranlıkla izlediğimiz bir noktadayız!
Ryūnosuke Chagawa; yazarımız. Hem şeker dükkanı var, hem de erkek çocuklar için maceralar dergisinde Midorinuma'nın yazarı. Aslında çok başarılı değil, hayatı karman çorman. Biraz şansa ya da bir melek dokunuşuna ihtiyacı olduğunu düşünüyorsunuz. İlk seride Hiromi isminde, evlerinin yakınındaki bir içki dükkanında çalışan güzel bir kadınla duygusal yakınlık yaşıyor. İşte bu Hiromi Ishizaki ona hayatının en büyük şanslarından birini getiriyor. Küçük bir erkek çocuk Junnosuke ile birlikte.
Junnosuke'yi annesi terketmek zorunda kalınca aynı yerde çalıştıkları arkadaşı Hiromi'den yardım istiyor. Hiromi biraz mecburiyet içinde oğlanı korumak için annesi dönünceye kadar! Junnosuke'ye bakmak zorunda olduğunu yazar Chagawa'ya açıyor, bu süre içinde kendiside yazar ve oğlanı evde ziyaret edeceği sözünü veriyor.
Elbetteki Chagawa ilk başta oğlan ile hiçte sıcak bir ilişki kuramıyor. Ancak Junnosuke'nin yazmaya merakı ve de bizim Yazar'ın hikayesinin sıkı bir takipçisi olduğunun ortaya çıkması aralarındaki ilk sıcak gelişme oluyor.
Hiromi ve Yazar arasındaki en sıcak gelişme ise yılbaşı gunu, sevgili yazarımızın Hiromi'ye bir yüzük kutusu hediye etmesi ile yaşanıyor...
Elbette İppei ve Junnosuke yaşıt ve komşu olunca iyi arkadaş oluyorlar, İppei Junnosuke'nin annesini bulmak gibi çılgınlıklar planlıyor.
Junnosuke'nin çok zengin olan babası oğlunu almak niyetiyle yazarın kapısına dayandığında artık Chagawa ve oğlanın kalpten kalbe sıkıca bağlandıklarını görüyoruz. İkinci film, 1959 yılında yine Showa döneminde geçiyor. Bu filmde de Junnosuke ve yazar Chagawa arasındaki ilişkinin güçlenmesini; yazarın Akutagava Ödülünü kazanmak ve Hiromi'yi elde etmek için hayata nasıl asıldığını izliyoruz.
Evet Japonya'da savaştan sonra, büyük bir gayret vardır, şehirler yeniden kurulmaktadır. Bu yeni binalar Japonların savaşta yaralanan kalplerindeki yaraları da sarmaktadır."Tokyo Kulesi" 'bunun bir simgesi gibi olmuştur. Kule her günbatımında, günden güne bir parça daha yükselirken, yorgun insanların içine gelecek için bir umut bırakmaktadır.
Seri Suzuki Oto ve yazarın ailesindeki gelişmeler içinde sürüp giderken eğlenceli olaylar yaşanır, yeni karakterler konuya girip, çıkar. Gülümseten anlar kadar, gözlerinizi nemlendirecek duygusal anlara tanıklık edersiniz.
Suzuki Oto'nun televizyon, buzdolabı, renkli televizyon ve klima ile komşularını tanıştırmasını 70'li yılları yaşayan izleyiciler için kendi yaşamlarından birşey buldukları eğlenceli anlardan biridir.
Tokyo Olimpiyat Oyunlarının Japonya' ya neler kattığını bu filmde özet geçebiliyoruz. Mesela müzik yıldızlarının konserlerinden adını sıkısık duyduğumuz Budokon'ın oyunlardan bir hafta önce açılışına tanıklık ediyoruz. Bu iki filmde Japonyada önemli ödüller almıştır. İzlemeye gelin, heryaştan izleyiciye uygundur. Vurdu kırdı, küfür, silah,kan, entrika gibi şeyler yoktur. Bence bu film; -ana teması olan Daima süreceğinden kuşku duymadığımız -günbatımının size verdiği duygunun adını koyabileceğiniz bir film!
|